Klasik Sanatın İzinde İstanbul’da Bir Yolculuk: 3. Uluslararası Yeditepe Bienali 18 Haziran’a Kadar Ziyarete Açık

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Fatih Belediyesi ile Klasik Türk Sanatları Vakfı iş birliğinde hayata geçirilen 3. Uluslararası Yeditepe Bienali, klasik sanatın izlerini bugünün bakışıyla bir araya getiriyor. Sergi ve etkinliklerle zenginleşen bu anlamlı buluşmayı ziyaret etmek için son gün 18 Haziran. Ziyaretinizi planlamayı unutmayın.

Klasik Türk sanatlarını sadece korumakla yetinmeyen, onları bugünün düşünsel ve estetik diliyle yeniden yorumlayan 3. Uluslararası Yeditepe Bienali’nde sona yaklaşılıyor. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde; Fatih Belediyesi ve Klasik Türk Sanatları Vakfı iş birliğiyle gerçekleştirilen bu büyük sanat organizasyonu, İstanbul’un tarihî derinliğine yaslanan mekanlarda, geçmişle bugün arasında anlamlı bir köprü kuruyor.

Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Yeditepe Bienali, geleneksel sanatlara duyulan ilginin canlı tutulmasını, sadece akademik çevrelerde değil toplumun her kesiminde karşılık bulmasını amaçlıyor. Hat, tezhip, minyatür, ebru, çini ve cilt gibi klasik sanat dallarında çalışan sanatçıları bir araya getiren bienal, ustalığın ve estetik derinliğin zamana direnen gücünü gözler önüne seriyor. Aynı zamanda klasik sanatların sadece bir taklit ya da nostalji alanı değil, bugünü anlamlandırabilecek zengin bir ifade dili sunduğu da bienalin temel mesajları arasında yer alıyor.

Yeditepe Bienali’nin en dikkat çekici yönlerinden biri yalnızca sergi düzenlemekle sınırlı kalmaması. İstanbul’un çok katmanlı tarihine sahip mekanlarında yer alan bienal; sanatçı buluşmaları, paneller, söyleşiler, yerleştirmeler, film gösterimleri ve atölye çalışmalarıyla izleyiciye katılımcı bir deneyim sunuyor. Bu yönüyle bienal izleyicisini yalnızca bir seyirci değil, sürecin aktif bir parçası olmaya davet ediyor.
Sanatçılar içinse Yeditepe Bienali, hem üretimlerini disiplinlerarası düzlemde tartışmaya açabilecekleri hem de klasik sanatlarla ilgili yeni arayışlar geliştirebilecekleri verimli bir zemin sunuyor. Gelenekten beslenen çağdaş yaklaşımlar bienal aracılığıyla görünürlük kazanırken; yeni kuşak sanatçılar da klasik sanatlara yeni yorumlar katarak bu birikimin devamlılığına katkı sağlıyor.

Bienalin gerçekleştiği mekanlar ise, klasik sanatın içeriğiyle mimarî arasında güçlü bir ilişki kurmayı mümkün kılıyor. Medreseler, hanlar, türbeler, camiler ve sarnıçlar; yalnızca tarihî dokular değil, aynı zamanda eserlerin taşıdığı anlamı büyüten ve izleyiciyle kurulan bağı derinleştiren anlatı alanları olarak öne çıkıyor. Bu bağlamda Yeditepe Bienali, yalnızca bir sanat etkinliği değil; İstanbul’un geçmişiyle kurulan çok katmanlı bir temas biçimi olarak da dikkat çekiyor.
Fatih Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen bienal, sanatın geleneksel formlarıyla toplumsal belleği güncelleme potansiyelini gösteriyor. Klasik Türk sanatları yalnızca geçmişin estetiğini temsil etmiyor; aynı zamanda bu coğrafyada yaşayan kültürel sürekliliğin bugünkü diline tercümanlık ediyor.

Kapanışa yaklaşırken hâlâ bienali gezme fırsatı bulamayan sanatseverler için 18 Haziran son tarih olarak öne çıkıyor. Gerek sanat dünyasından gerekse toplumun farklı kesimlerinden yoğun ilgi gören Yeditepe Bienali, klasik sanatların yaşayan bir hafıza olduğunu hatırlatan güçlü bir çağrı niteliği taşıyor. Gelenek ile gelecek arasında kurduğu bağla dikkat çeken bienal, ziyaretçilerine yalnızca görsel bir şölen değil, aynı zamanda kültürel bir farkındalık alanı sunuyor.
Yeditepe Bienali, klasik sanatlara günümüzden bakan, geçmişi yalnızca korumak değil, onunla birlikte düşünmek ve üretmek isteyen herkesi son günlerinde İstanbul’un sanat duraklarına davet ediyor.